Bulut bilişim, dijital ekonominin rekabetçi ortamında hayatta kalmak isteyen firmaların en büyük yatırım kalemi haline geldi. Bu alanda biraz yavaş davranan Türkiye, son zamanlarda bulut dönüşüm trendine ayak uydurmaya çalışıyor. Yatırımın ilk iki basamağıysa, tüm dünyada olduğu gibi, bulut tabanlı ve güvenilir e-posta ve depolama.
Dijital ekonomiye ilişkin araştırmalar yapan Radicati firmasının raporuna göre küresel alanda 4.3 milyar e-posta hesabı, 2.6 milyar e-posta kullanıcısı bulunuyor. 2019'da bu hesap sayısının yüzde 26, kullanıcı sayısının ise yüzde 12 artması bekleniyor. Firmaların e-posta altyapısını buluta taşıması, operasyon hacmi, bilgi işleme süresi, ticari ve milli güvenlik ve depolama gibi kritik alanlarda büyük faydalar sunuyor. Bu faydaları genel hatlarıyla aşağıda başlıklar altında sıralamak mümkün:
Bulut e-posta, kurumsal hafızanın eksiksiz olarak depolanmasını sağlıyor. Büyük Veri'nin etkin depolanması felaket kurtarımında kritik rol üstlenirken, fiziksel hasarlar veya hırsızlık nedeniyle veri kaybı riskini tamamen ortadan kaldırıyor.
Bulut e-posta sisteminde kurumsal yazışmalar belli merkezlerdeki sunucularda tutuluyor ve güvenlik bu merkezler tarafından sağlanıyor. Yerli şirketlerin kurumsal hafızalarının yine yerel veri merkezlerinde saklanması önemli. Ayrıca e-posta trafiği çok katmanlı güvenlik sistemiyle yerinde denetleniyor ve riskli her türlü mesaj sunuculara ulaşmadan durduruluyor. Güvenlik yazılımları sürekli güncelleniyor ve e-posta trafiğini tehdit eden tüm unsurlar listeleniyor.
Dijital ekonomide bilgi sirkülasyonunun artması, bu verilerin işlenmesi ve korunmasına yönelik yeni yasal düzenlemeleri de beraberinde getiriyor. Türkiye'de Nisan 2017'de yürürlüğe giren Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK), kişisel verileri işleyecek gerçek ve tüzel kişilerin tabi olduğu yeni kurallar belirledi. Bu kurallara uyulmaması 1 milyon TL'ye varan cezalarla sonuçlanabiliyor. Aynı zamanda, Mayıs 2018'de Avrupa Birliği'nde (AB) yürürlüğe girecek olan Genel Veri Koruma Tüzüğü de (GDPR), EMEA bölgesindeki firmalar için kişisel veri korunması için ek kurallar getirecek. AB vatandaşlarına kendileri hakkında topladığı tüm bilgileri takip edebilmeleri dahil birçok hak veren tüzük, uyulmaması halinde AB firmaları ve iş ortaklarına 20 milyon Euro'ya kadar ceza kesilebilecek. Türkiye'deki firmaların yeni düzenlemeleri kendi imkanlarıyla takip etmesi oldukça zor olduğundan, KVKK ve GDPR ile uyumu sağlayacak bilinçli ve donanımlı bulut sağlayıcılarla çalışmak elzem.
Kurumsal sunucular tek bir PC’den e-posta iletişimi kurmak için kullanılır. Bu kapasiteyi artırmak ise teknik açıdan uğraştırıcı bir güncelleme gerektirir. Belli ayarlamalar ve cihazlar olmadan sunucuya bağlanmak mümkün olmaz. Kapsamlı arşivleme olanağı sunan bulut e-posta servisleri tercih edildiğinde, birkaç saniye içinde spesifik verilere her zaman ve her cihazdan ulaşabilmek mümkün oluyor.
Kurumların bünyesinde yer alan sunucular üretimi olumsuz etkileyecek sorunlar doğurabiliyorlar. Yönetimleri, bakımları ve güncellenmeleri bir BT ekibinin düzenli çalışmasıyla mümkün. Belirsiz aralıklarla dışarıdan teknik yardım almak ise firmaların kurumsal hafızasını ve operasyon kabiliyetini ciddi ölçüde riske atabiliyor. Çok kolay kurulum ile hayata geçirilen ve pratik arayüz ile son derece pratik kullanım sunan bulut e-posta, bu sorunları tamamen ortadan kaldırıyor.
Firmalar çok büyük teknoloji yatırımları yapmalarına rağmen piyasadaki değişimlere veya rekabetçi baskılara sermaye, insan gücü ve zaman kısıtı yüzünden hızlı karşılık veremeyebilir. Bulut e-posta ile temelleri atılan altyapı, firmaların hareket kabiliyetini kısıtlayan engelleri ortadan kaldırıyor.
Bulut bilişim sayesinde firmalar operasyon hacimlerinin ihtiyaç duyduğu kadar altyapı kullanıyor, bu sayede uzun dönemli sabit sermaye ve operasyon harcamaları belirgin biçimde azalıyor. Bulut e-posta sayesinde firmalar düzenli bakım ve güncelleme gerektiren eski sunucularından kurtularak çok büyük bir bütçe tasarrufu yapıyor. Bu sayede kaynaklar ağırlıklı olarak iş ve ar-ge operasyonlarına aktarılabiliyor. Bulut altyapısına geçmek operasyon ve yatırım planlamasını da çok daha kolaylaştırıyor, iş gücünün daha etkin kullanılabilmesini sağlıyor.
Operasyon hacmi belli dönemlerde tavan yapan firmalar, bu dönemler için yüksek donanım yatırımlarına gerek kalmadan bulut altyapısıyla ihtiyaçlarını kolayca karşılıyor. E-posta hacmi yeni bir kullanıcı eklermiş gibi anında artırılabiliyor, şirket sadece kullandığı kapasite kadar ödeme yapıyor.
Güvenlilir bir bulut bilişim tedarikçisi ile çalışmak, firmaların etkinliğini artırdığı gibi modern dijital teknolojilere adaptasyonu da hızlandırıyor. Geleneksel altyapılarını değiştiren firmalar bulut ile 2020'li yıllarda dijital teknolojilerin merkezine yerleşecek yapay zeka, blok zinciri ve IoT (Nesnelerin İnterneti) gibi teknolojileri de öğrenmeye başlıyor.
Akıllı cihazların çok yaygın kullanımı, dijitale adım atan firmalar için mobiliteye geçiş yapmayı da kaçınılmaz kıldı. Bulut bilişim, firmalar için özel mobil yazılımlar ve kurumsal mobil yönetimi altyapısının yanı sıra, uygulama geliştirme araçları da sunuyor. Sadece bulut bilişim altyapısı ile kullanılabilen SaaS (Software-as-a-Service) uygulamaları, internete bağlanabilen her cihaz ile her an kullanılabiliyor.